Breda’da kisa kaldik. Zaten aksamin bir saati vardik,
birseyler atistirdik, hostumuz ve sevgilisiyle cok guzel bir film izledik,
sonra bar tavsiyeleri alip disari ciktik. Sehir minicik, ogrenci sehri. Aslinda yasamak icin ideal. Bir
suru bari diskosu club i mevcut. Her tur dukkani da bulabilirsiniz. Gidince gorusup
tanisacagimiz insanlar bizi sattilar, mesajlarimiza cevap hic gelmedi, ne
arayan ne soran, biz de kendi kendimize azcik dolanip hosumuza giden bara
girdik. Fiyatlar fena degilsi, kucuk bira 2.20, muzik guzel. Ilk girdigimizde
bir suru erkek, az miktarda kadin vardi, herkes hollandali uzun boylu. Biz icmeye
basladik. Ilk fikir bar crawl yapmak degisik yerler gormekti ama sonra kaldik. Kandaki
alkol seviyesi de yukseldikca, madem burda basladik burda devam edelim dedik. Tipler
de fena degil, ama biz cok asosyal kaldik. Bir de o boy ortalamasinin baya
altindayiz. Yanimizdan gecenlere basimizi kaldirarak bakiyoruz. Yaklasik 3 biradan
sonra yanimdaki hos tipli erkeklere ragmen, guzel hatunlarla arkadas olmaya
calistim tum sirinligimle, maksat arkadasima belki bir faydasi olur, cocuk
biraz acar kendini, zaten icmisiz, o kadar para dokmusuz bari bi faydasini
gorelim diye, muhabbet ediyorum kizlarla, arkadasimdan bahsediyorum, “arkadasim
da iste tum avrupayi pisikletle geziyor, wow cok muhtesem degil mi, ne cesur
cocuk” falan birseyler geveliyorum, cocugu pazarlamaya calisiyorum, bizimki
orda oyle duruyo. Kendimi helak ettim vallaha kizlara yamanmaya calisiyorum, “su
nasil deniyo hollandaca”, “ay biz de iste boyle 2 kisiyiz, kimseyi tanimiyoruz,
yeni geldik” ayaklari cekiyorum, ama bizim cocuk pek pasif cikti. Uzgunum dostum,
bunlari yazmam lazim biliyorum okuyorsun ya da okuyacaksin, ama kusura bakma
artik. Kendi derdimi unuttum, vakit geciyor, ben kendim icin kimseyle
tanisamiyorum, ya da tanistigim insanlar iriyari hafif kilolu ya da kisa boylu
kel ve cevresine abaza gibi bakan erkekler. Adamlar benle konusmaya calisiyor,
ben kacip kizlarla arkadaslik etmeye calisiyorum. Kesin lezbiyen bu dediler
benim icin. Neyse arkadasim icin feda olsun nolcak dedim, alkol seviyesi ile
bir atak yapar belki falan diye, ama baktim tik yok. Kem kum dut yemis bulbul
gibi sus pus arada birseyler geveliyor ama yetmiyor. Kizlardan birinin
dogumgunuymus haydi hoppaa serefe merefe, cok pis yaziyorum kizlara sanki benim
isime yaricak. Ama ne oldu? Kizlar cektiler gittiler, surda bir klup varmis
oraya gitcez, kendinize iyi bakin dediler ve gittiler. Hic 2 tane ezik insani
niye davet etsin sikir sikir giyinmis kizlar, cilginca dans edip icki
iciyorlar. Ustune polar ve kici kirik hirka giyip gelmis 2 ufak insani
sallamazlar tabi. O kadar kicimi yirttim, erkeklere bakamadan sarhos olup
kizlara yazdim, arkadas naapti? Hic. Insan iade-i iyilik yapar da, cevresindeki
hos tiplerle muhabbet kurmaya calisir falan. Barda mal mal duruyoruz, arada
dans ediyoruz, herkes cok cool, ve cok uzun, gelen gecen bize carpiyor, arada
bana yazan belcikali iri yari cocuk (aslinda komikti, venle ispanyolca
konusuyordu) espiri patlatiyor, yanasiyor falan ama yine de biz oyle mal mal
kaldik, ictigimiz biralar ve harcadigimiz paralar da cabasi. “Hep bosu bosuna”
demis Athena, hay agzini opeyim.
“Ispanya’da olsaydik simdiye 35 kisi gelip bizimle tanismisti” diye hayiflandik,
arkadasa soruyorum, “ispanya’da insanlar daha sicak ama, bi numara oldu mu
madem oyle?” yok. Aah ah. Iki fingirdeyesim vardi, onu da beceremedim. Insan
iste karsindakini cok dusunup yardimci olmaya calisinca, kendini unutuyor :P Hey
allahim. Bak dusundukce hala kiziyorum kendi kendime.
Benim moralim bozuldu, herkes hopluyor zipliyor, egleniyor, biz cok fena
siritiyoruz arada. Dedim yeter, cikalim gidelim artik, istemiyorum kalmak daha
fazla, hic bi isimize yaramicak, zaten yeterince icmisiz. Yolda saga sola
yalpalayarak eve donuse gectik. Kafalar super, bi de bizim evlat baska bisey
daha icti, icme dememe ragmen, ah be cocuk, abla lafi dinlemedin, iyice uctu. Benim
hatirladigim, ertesi gun kendisine de soyledim, asiri soguktan dolayi ben bir
ara kosmaya basladim eve dogru. Bi de cok cisim gelmisti, ispanyol stayla
sokaga isedim. Public urination rulez sometimes. Ama illegal. Zaten neyi legal
yapioz ki aq, gittim ara isiksiz bir sokaga bir guzel isedim, tutamiyodum
artik. Cok guzel oldu. Eve gittik kendimi attim yatagima, pardon koltuguma. Bir
ara ben uyurken bacaklarimda bir aci hissedip uyandim, bizim arkadas oturmus
ayakucuma, pek de ucuna degil ya, neyse. Dedim “aah haci nooruyon, git yat zibar uyu”, pardon
deyip gitti yatti. Sabah hangover in allahini gorduk. Hostumuz kiz geldi,
arkadasa dedi ki, “naapiyodun geceleyin odamda” ahahahaha. Meger bizimkisi o
kafayla (eve gelisimizi ve sonrasini hic hatirlamiyomus) yanlislikla odaya dal.
Sonra oyle dolanip cikmis. Muhtemelen akabinde gelip benim
bacagima oturdu. Sonra da yatti uyudu. Ozur diledik 500 kere, hatun hollandali,
soguk nevale, boyle seyler bu insanlar icin korkunc seyler, yok sorun degil
falan dedi. Allah vere de negatif referans yazmaya ehehehehehe.
Sonra sehirde dolandik birazcik, kahvalti ettik, baya
guzeldi. Bagels and Beans isimli avrupa simitcisinde. Sonra yuruduk, 1 milyonculara
girdik, herkes zaten krismis alisverisinde falan… eve donduk, cantalari alip
hitchhiking in yolunu tuttuk.
No comments:
Post a Comment