Monday, December 19, 2011

uzgunum sevgilim, seni aldattim



Can yoldasim, kankam, hayat arkadasim, hep yanimdasin. Karabasan gibi uzerime coken ders calisma saatlerimin, the one and only source to the scandalous lives of Manhattan demek isterdim, ama ne yazik ki, the one and only source to the monoton life of UB’sin sen.

Aramizdaki derin baglara ve iliskiye dayanarak sana birsey itiraf etmek istiyorum. Artik bu sirri icimde daha fazla tutamayacagim. Bir baskasi daha var hayatimda.

Neden mi? Gercekten nedenini bilmek istiyor musun?

Pekala. Cunku bana istedigim herseyi veremiyorsun, kisitli imkanlar sunuyorsun. Biliyorsun ki cok yonlu bi insanim, acikcasi bana yetmiyorsun bazen. Bi dakka, kizmaya baslamadan once aciklamak istiyorum. Medeniyet cercevesinde halledelim.

Hani bazen delirecek gibi oluyorum, hayat ustume ustume geliyor, ozellikle dersler, odevler, kadinlar, ostrojen, kadin problemleri, tarih, herkes hersey karman corman, biliyorsun butun bunlari herseyi seninle paylasiyorum kelimesi kelimesine, ama iste bazen farkli acilar, farkli cevaplara ihtiyac duyuyorum. Bana farkli yonden yardim edebilen baskasini buldum, ve bana cidden cok iyi geliyor. Insanin kendini guvende hissetmesi ve tum olan biteni daha iyi anlayabilmesi cok muhtesem bir duygu. Bana bunlari veremiyorsun demiyorum kesinlikle, hemen yanlis anlama. Sadece biraz zayif kaldigin yerler, noktalar oluyor. Bu yuzden birbirinizin aciklarini birbirinizle dolduruyorum tabiri caizse. 

Benim de tercihim tum ihtiyaclarimin %100 unu tek bir tanesi giderebilsin, boylesi olsun hayatimda, istedigim her tur degisikligi yapabileyim, bana ayak uydurabilsin, derslerime daha cok yardimci olabilsin falan, ama yok iste oyle Hercules gibi bir varlik, 10 parmaginda 10 marifet, 10 kaplan gucunde. C’est la vie.

Hayir, lutfen, ne olur boyle yapma. Sana ne kadar deger verdigimi biliyorsun, iclerinde en sevdigim sensin. Gercekten su zorlu gecelerimde, islerin icinden cikamazken bana en guzel cevaplari, en anlamli aciklamalari yapan sensin, sensiz ne yapardim hic bilemiyorum. Ama iste, hayat bu diyorum ya, hepimiz komplike varliklariz, benim de komplikasyonum bu, lutfen anla beni. 

Biliyorum icten ice bana hak veriyorsun, sen de farkindasin, farkindaydin bu olan bitenin, bir gun sana gelip bunlari soyleyecegimin, eminim deep down inside biliyordun, ama bu gercegi reddetme safhasi gibi birsey olsa gerek, simdi de anlamakta zorlaniyor olabilirsin, ama soyle bir arkana yaslanip kendine biraz zaman ver, simdi bana ne kadar kizsan da, gururun ne kadar incinmis olsa da herseyi tum berrakligiyla goreceksin. 

Kimseye bi kotuluk yaptigim yok. Sonucta birbirimize asirlik sozler vermedik, ebediyete kadar birlikteyiz cumleleri kurmadik degil mi? E tamam o zaman neden simdi boyle davraniyorsun? En basinda ihtiyaclarimiz dogrultusunda hareket edecegimize karar vermemis miydik seninle? Ozgurduk, kendimiz icin iyi olani yapacaktik, kimle neyle olursa olsun, kendimizi uzecek seylerden uzak duracaktik.


Bir suruleri gelip gececek hayatimdan ama sen hep benimle olacaksin, aklimin bir kosesinde, kalbimin bir yerinde. Benim icin cok ozel ve degerlisin, her zaman oyle olacaksin.

Ve gun gelecek ben yine her problemimde, her sorumda sana kosacagim, bana yine en dogru ve gecerli cevaplari verecegini umarak, sevgili WordReference’im.

No comments:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Netherlands'de gozume carpanlar